Bu gece her zamankinden biraz daha erken kalkacağım. Sabah Samsun'a uçuyorum. İlk kez gerçek bir yolcu uçağı operasyonunda, 2. pilot olarak aktif görev alacağım. Bu sefer uçak boş olmayacak ve muhtemelen kontrollerde ben bulunacağım.
Ne güzel tesadüf, değil mi? |
Doğrudur, LIFUS denilen bu uçuş bir eğitim değil. Sadece, yoğun bir denetleme süreci. Eğitimlerini başarıyla tamamlayan ve boş uçakla tamamen manuel olarak 5-6 inişi sorunsuz olarak yaptığı görülen, değerlendirilen pilotlar bu aşamayla mesleğe başlıyorlar. LIFUS uçmaya başlayan kişi, artık "pilot adayı" statüsünden çıkarılıyor ve "2. pilot" ünvanı kazanıyor. Sistem kabaca şöyle işliyor: ilk belli sayıda uçuş sırasında değerlendirilen aday normal 2. pilot (f/o, yani first officer) görevini yaparken, kokpitte tecrübeli bir başka pilot gözlem yapıyor. O uçuşta "emniyet pilotu" sıfatını taşıyan kişinin asıl görevi (yeni başlayan pilota gerektiğinde küçük tiyolar vermenin dışında), "öğretmen pilot" sıfatını taşıyan kaptan pilotun uçuşta herhangi bir nedenle bilincini kaybetmesi ya da rahatsızlanması durumunda yerine geçerek uçağın güvenli şekilde inişini sağlamak. Tabii bu en başlarda oluyor. Bahsettiğim "belli sayıda uçuş" sırasında denetleme altında bulunan "çömez" ikinci pilotun kendini emniyetli bir pilot olarak kanıtlaması ve kaptan pilotun bu konuda olumlu rapor yazması sonunda güvenlik pilotu kalkıyor; yani bundan sonraki uçuşlar kokpitte normal kaptan-ikinci pilot ikilisiyle sürdürülüyor.
Değerlendirme güvenlik pilotu kalktıktan sonra da uzunca bir süre devam ediyor. Yeni başlayan 2. pilot, yanında mutlaka "öğretmen kaptan pilot" sıfatı taşıyan bir kaptanla uçmak zorunda. Uçuşun uzunluğuna göre, uçuş operasyonunu da etkilemeden, sık sık teorik sorulara yanıt vermesi istenen yeni 2. pilotların, anlatılana göre en zor dönemiyse işte bu dönem oluyor. Zîra tüm bu denetleme dönemi sırasında yapılacak onlarca uçuşun herhangi birinde yetersiz bulunup simulatör çalışmasına geri gönderilme riski, en son LIFUS uçuşuna kadar mevcut. "İniş mi daha zor, kalkış mı?" sorusunu, daha yolun en başındaki bir uçucu olarak ben bile zaman zaman alırken, böyle bir dönemi geçtikten sonra ne yanıt verebileceğimi açıkçası pek bilemeyeceğim (kaldı ki şimdi bile inmek ya da kalkmaktan daha karmaşık uçuş safhaları aklıma gelmiyor değil).
Aslında bu benim için bir anlamda riskli bir yazı. Ben de herkes gibi okuyorum, soruyorum, düşünüyorum ki eksiğim kalmasın, iyi öğreneyim, işimi iyi yapayım. Fakat bu geçiş dönemi, işe alışma süreci ve sürekli değerlendirilme stresi... dedim ya, pilot olmanın en zor dönemine başlıyorum. Heyecanlı ve sevinçliyim, buraya da iyi şeyler yazmaya devam etmeyi açıkçası çok istiyorum. Hasbelkader birileri burada yazdığım şeylere göz attığında günün birinde meslektaşım olmaya niyetleniyorsa, umarım onlara doğru bir ilham kaynağı olurum. Bu da, kendi hayatımı konu mankeni yapmama bir miktar anlam kazandırır umarım.
Herkesin 19 Mayıs'ı kutlu olsun. Atatürk'ün Samsun'a çıktığı, Türkiye Cumhuriyeti'nin bağımsızlığı için süren mücadelenin resmiyet kazandığı gün ilk profesyonel uçuşumu hem de Samsun'a gerçekleştirecek olmam güzel bir işaret sanırım. Samsun'da kokpitten çıkamayacağım muhtemelen, ama olsun be! Umarım lâyık olurum.
***
Başarılarınızın daimi olması dileğiyle kaptanım. 2012 pilot aday adayları yeni yazılarınızı merakla bekliyor.
ReplyDeleteSizlere de başarılı, keyifli bir eğitim dönemi dilerim. Teşekkür ederim takip ettiğiniz için.
ReplyDeletehocam merhabalar size mail yolu ile nasıl ulaşabilrim birkaç tane sorum olacaktı detaylı olarak oradan aktarayım .
Deletehocam merhabalar size mail yolu ile nasıl ulaşabilrim birkaç tane sorum olacaktı detaylı olarak oradan aktarayım .
ReplyDeletedorukerpeden@gmail.com 'dan ulaşabilirsiniz.
ReplyDeleteOkuyoruz, öğreniyoruz hocam. Yazılarınız çok keyifli. Teşekkürler.
ReplyDelete